KOLAJENİN FAYDALARI NELERDİR ?

Kolajen; teknolojinin gelişmesiyle beraber hayatımıza hızla giren ve kısa süre içerisinde en popüler gıda takviyeleri arasında yer almakta olup; yapılan klinik çalışmalar neticesinde, gün geçtikçe Kolajen 'nin daha fazla faydasını öğreniyoruz.

Cilt: Kolajen, cilt ağırlığının %70’ini oluşturur. Cildin en dış tabakası epidermis bizi, ultraviyole(UV) ışınlardan ve zararlı bileşenlerden korur. Dermis, cildin daha kalın ikinci tabakasıdır ve kolajen bu bölgede bulunur. Yaşlanma ilk olarak bu bölgede, yüzeyde görülmeden önce gerçekleşir.

Cilt yapısının kilit bir bileşeni olan kolajen, cildin esnekliğini koruyan elastin ve eksikliği halinde ciltte kuruluk oluşturan hyaluronik asit üretimini uyarması ve nemi hapsetmesi için altyapı sağlar.

Kemik: Organik kemik kütlesinin %90’ını kolajen oluşturur. Kolajen seviyeleri azaldıkça kemiklerimiz zayıflar ve daha kırılgan olurlar.

Kas: Kas dokusunun % 1-10'u kolajenden oluşur. Kolajen, kaslarımızın güçlü ve düzgün bir şekilde çalışması için gereklidir. Araştırmalar, kolajen peptit takviyelerinin tüketilmesinin yaşa bağlı kas kütlesi kaybı olan insanlarda kas büyümesini ve kuvvetini arttırdığını göstermiştir.

Tendon: Tendonlar, kası kemiğe bağlayan güçlü fibröz bağ dokularıdır. Kas kasılması sırasında tendonun rolü, kuvvet iletmek ve gerginliğe dayanmaktır. Tendonlar %85 oranında tip 1 kolajen ve proteoglikanlar içerir.

Saç: %65 ile %95 arası kolajenden oluşur. Yaşla birlikte saç lifleri zayıflar, daha kırılgan olurlar ve daha az parlak görünürler. Kolajen saç güzelliği söz konusu olduğunda, saç korteksini arttırarak mekanik mukavemeti geliştirmeye ve saç parlaklığını arttırmada etkilidir.

Tırnak: Kolajen, keratin üretimine destek olarak zayıf ve kırılgan tırnakların güçlenmesinde etkilidir.


Kolajen Bağışıklık Sistemini Güçlendirmeye Yardımcı Olur !



Bağırsak duvarı, kolajenden oluşan mikroskobik kıvrımlardan yani “villus”lardan meydana gelmektedir. Sızdıran bağırsak veya bağırsak geçirgenliği hastalığı, ince bağırsağın duvarı hasar gördüğünde, sıkı bağların bozulmasıyla birlikte gerçekleşir. Bağırsaklardan kan dolaşımına sadece sindirilmiş besinlerin, mineral ve vitaminlerin geçmesine izin veren geçiş noktaları olan sıkı bağlar hasarlı iken, kan dolaşımına zararlı maddeler ve toksinler geçebilmektedir. Sızan patojenler veya iyi sindirilmemiş besinlerin kan dolaşımına karışmasıyla, bağışıklık sistemi tanımadığı bu maddelere karşı saldırıya geçmektedir. Yani bağışıklık sistemi kendi dokusuna saldırmaktadır ve enflamasyon(iltihaplanma) oluşmaktadır. Bağışıklık sisteminin zayıflaması, besin alerjileri, enerji azlığı ve kronik yorgunluk, tiroid hastalıkları gibi daha birçok hastalığın sebebi tam olarak bu yüzden gerçekleşmektedir.

Bağırsak duvarında hasar oluştuğunda, vücudumuz bağırsak duvarını onarmak için yeni düz kas hücreleri üretmeye başlar. Klinik çalışma, düz kas hücreleri üretilirken kolajen üretiminin en yüksek seviyede olduğunu kanıtlamıştır. Yani, kolajen sıkı bağların boşluklarını doldurarak bağırsak duvarını onarır. Böylelikle sağlıklı bir sindirim ve bağışıklık sistemimiz oluşur.

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınına karşı yüksek miktarda kolajen içeren gıdalar veya kolajen peptit takviyesi kullanmamız bağışıklık sistemimiz için gereklidir.